YOKSA KÜTÜPHANELER TARİH Mİ OLUYOR?

Veriyi depolamak için DVD ve sabit disk sürücülerine ihtiyaç vardır. Tabi bunlar 10 yıl gibi kısa süreli çözümlerdir.

Microsoft Şirketi ve Washington Üniversitesi’nden bilim insanları, verileri DNA dizilerinde depolamayı başararak bilime yeni bir ışık oldular. DNA’mız o kadar büyük bir veri depolama kapasitesine sahiptir ki, 1 mm DNA’ya 5,5 petabit (125,000 GB) veri depolayabiliriz. Gün geçtikçe veri depolama aygıtları küçülse de her yıl o kadar veri üretilmektedir ki, 2020’ye kadar tüm dünyada 44 trilyon GB veriye ulaşılması öngörülmektedir.

Kalem ucundan daha küçük bir alana 200 mb veri depolanabilir

Örneğin insanlık tarihi için önemli bir icat, fikir, bilgileri DNA‘da saklayarak torunlarımıza miras bırakabiliriz.

Bildiğimiz üzere bugün bulunan mamut fosillerinde, üzerinden on binlerce yıl geçmesine rağmen hala genetik kod izleri mevcuttur ve uygun koşullarda bin yıllık bir saklama süresine veya daha fazlasına sahip veri depolama aracı olabilir.

Peki verileri DNA’ya nasıl işleniyor ?

DNA,her canlı hücresinin kendisini nasıl yenileyeceği bilgisini içeren bir sabit disktir. Bilgisayar işletim yapısı ikili kodlardan oluşurken (0 ve 1) DNA’mız dörtlü kodlardan oluşur.Bunlar A(adenin),T( timin),G (guanin), C(sitozin)’den ibarettir. Veri depolamadaki avantaj bu kodların birbirine olan benzerliklerdir.

Luis Cezediyorki: “Enteresan biçimde DNA’ nın dijital bir aroması var, dört baz ve şeker molekülü, birbirine kolaylıkla programlanacak şekilde tutunuyor. İlk adım olarak 1 ve 0 ‘lar; A,C,G,T zincirleri şeklinde haritalanarak depolanıyor.”

Günümüzde bilim adamları, PCR (Polimeraz Zincir Reaksiyonu) tekniği ile istenilen veriyi doğru adreslere atama işlemlerini gerçekleştirebiliyor. DNA dizinleri, silikon bazlı DNA sentez substratı kullanılarak kimyasal olarak üretiliyor. PCR sayesinde birkaç sekansı eş zamanlı üretmek mümkün oluyor.

Tamamlandığında DNA test tüpüne konuyor ve dehidre (susuzlaştırma) ediliyor. Eğer ışık ve sıcaktan korunursa DNA’larınonbinlerce yıl kadar korunması mümkün kılınıyor.

Veriyi okumak ve geri alabilmek için PCR teknolojisini kullanılıyor. Böylece A,C,G, T dizileri ve algoritmaları orijinal dijital veriye geri çevriliyor.

PCR yöntemi sayesinde araştırmacılar tüm DNA kodunu okumak yerine aynıbilgisayardaki rastgele erişim belleği(RAM) gibi, baktıkları yerde veriyi sıfırlayabilir çıkarımı yapılıyor.Çevrim esnasında bazı veriler kaybolsa da, araştırmacılar hata düzeltme şemaları kullanarak, bilgisayarla düzeltme uyguluyor.Ayrıca araştırmacılar hata düzeltme metodu ileXOR(exclusiveorlogic) avantajını kullanıyor.

Ceze: “Her ne kadar güvenli olsa da aynı hard disklerde olduğu gibi, DNA okuma ve yazmada da bazı hatalar oluşuyor. Bu nedenle hata düzeltme kodları geliştirilmesine ihtiyaç duyduk,” dedi.

Büyük miktarlardaki verileri depolamak için artık küçük ölçeklere yani DNA’ya ihtiyaç vardır.

Dünyadaki bütün veriyi depolamak için 57 kg DNA yeterli, 1 gram DNA’da ise 1,000,000,000 TB veri saklamak mümkündür.

Bu alanda çalışmalar yapan bilim adamları Shakespeare’in 154 sonesi ile Amerika’nın 1968’te suikasta kurban giden ünlü insan hakları savunucusu Martin Luther King’in “Bir hayalim var” adlı konuşmasını insan DNA’ sına kaydetti!

KONU İLE İLGİLİ BİR VİDEO

KAYNAKÇA

https://www.gercekbilim.com/bilim-insanlari-dnaya-resim-video-depolama-breakthrough/

https://www.gercekbilim.com/windowsdan-dnaya-veri-depolamada-yeni-rekor-200-mb/

https://kho-veri-depoladi-organik-bilgisayarlar-ve-annesinin-hafizasiyla-dogan-bebekler-ne-zaman/sann.com/bilim-adamlari-dnaya

https://khosann.com/bilim-insanlari-dan-uzerine-veri-depoladi/

yusrakarademir

Trakya Üniversitesi - Genetik ve Biyomühendislik

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.