ALERJİ İLAÇLARI ALERJİYİ DAHA DA KÖTÜLEŞTİRİR Mİ?
Bahar; kimimiz için yeşilin, doğanın tazelenmesinin, neşenin, belki de yeni bir yaşın (benim gibi :)) müjdesidir. İçini kıpır kıpır eder insanın. Kimileri için ise kabus olabiliyor maalesef ki. Neden mi bahsediyorum? Tabi ki bahar alerjisi. Her yıl baharın gelmesiyle birlikte alerjik hastalıkların görülme sıklığında artış gözlenir. Bunun nedeni ağaç, çiçek, çimen ve diğer bitkilerin oluşturduğu polenlerdir. Bu küçük, kuru bitki spermlerinin çoğu yanlışlıkla burnumuza girerek mevsimsel alerji denen bağışıklık reaksiyonunu tetikliyor.
Alerji mevsimi her yıl daha kötüye gitmekle beraber; son yıllarda alerjiler %40 artış göstermiştir. Buna bağlı olarak da alerji ilaçları her zamankinden daha fazla kullanılıyor. Bu kontrolsüz ilaç kullanımının hastaların aklına çeşitli sorular getirmesi çok olağandır.
Her zaman alerji ilaçları alırsam, vücudumun alerjenlere karşı tolerans geliştirmesini engeller miyim? Sadece alerjimi daha şiddetli hale mi getiririm? Mevsim ilerledikçe ya da yaşlandıkça alerjilerim daha da kötüleşir mi? Ben bu ilaçları kullanıyorum ama hiçbir işe yaramıyorlar, ne yapacağım?
Bu gibi sorularımızın hedefi ilaçlar olmamalıdır. Bu sorunlar çeşitli durumlardan kaynaklı olabilmektedir. Alerjiyi sadece belirli bir yaş grubuna indirgememek gerekir. Çocukken alerjiniz yoksa, yetişkinlik döneminde alerji ortaya çıkabilir. Çocukluk döneminde alerjiniz varsa, alerjiniz yetişkinlik döneminde nedeni bilinmeyen bir şekilde aşamalı olarak kaybolabilir. Aynı zamanda bireye özgü durumlar da sebep olabilir. Chicago Alerji ve Astım Tıbbi Direktörü Sarena Sawlani, her bireyin alerji ilaçlarına farklı tepki verdiğini, bunun nedenlerinin ise karmaşık olmakla birlikte henüz tam anlaşılamadığını ifade etmiştir.
Hazır alerji ilaçları hakkında kafamızdaki soru işaretlerinden bahsediyorken bütün bunları bir kenara bırakıp alerji ilaçları nelermiş kısaca bir de onlara göz atalım:
Alerji ilaçlarını iki ana başlık altında toplayabiliriz: Antihistaminikler ve kortikosteroidler.
Mast hücreleri, bir alerjeni tespit eder etmez, büyük miktarlarda histamin salgılar. Histamin düz kas ve kan damarlarını etkileyerek düz kas spazmına ve vazodilatasyona neden olur. Aynı zamanda mukoza zarı geçirgenliğini artırarak burun akıntısı ve göz yaşarmasına da sebep olur. Antihistaminiklerin uygulanması bu etkilerin çoğunu bloke ederek onları dünyada en yaygın kullanılan ilaçlar haline getirir. Antihistaminikler, histamin reseptörlerinin birinde biyoaktif bir amin olan histaminin etkisini; kaşıntı, şişlik, kızarıklık, burun tıkanıklığı, gözlerde yaşlanma, öksürük, mide bulantısı ve baş dönmesini engelleyerek etki eder. Antihistaminikler, sedatif (birinci nesil antihistaminikler) ve sedatif olmayan (ikinci nesil antihistaminikler) olarak sınıflandırılabilir. Aradaki fark, kan-beyin bariyerini geçme yeteneklerinde yatmaktadır.
Diğer yandan kortikosteroidler dendiğinde akla ilk olarak Flonase gibi burun spreyleri gelir. Bu ilaçlar histaminin etkileri başlamadan önce inflamatuar hücrelerin migrasyonunu engeller. Alerji ilaçlarının etkinliği üzerine yapılan birçok çalışmanın meta-analizleri, burun içi spreylerin antihistaminiklerden daha iyi sonuç verdiğini göstermektedir. Bunun nedeni ise ilk etapta gerçekleşen inflamatuar süreci engellemesidir. Dezavantajları ise etki süresinin daha uzun olmasıdır. Kortikosteroidler, kısa sürelik rahatlama gösterse de kesin sonucu 2-4 haftalık kullanımdan sonra gösterirler. Çünkü bağışıklık sistemimizi düzenlemeye yardımcıdırlar.
Alerji ilaçları bağışıklık sistemimizi etkileyebiliyorsa vücudumuzun vereceği tepkiyi de değiştiremez mi?
Kemirgenlerle yapılan bir çalışmada; antihistaminiklerin alerjenlere tolerans gelişmesini engelleyebileceği gösterilmiştir. Yapılan bu çalışma yaygın olarak bilinen polen ve diğer alerjenlere değil zehre dayanıyordu. Fakat bu çalışmanın ilginç yanı insanlar değil kemirgenler üzerinde yapılmış olmasıdır. Yani aynı sorunun insanlarda da gözlendiğine dair henüz yapılan bir çalışma bulunmamaktadır.
Antihistaminikler ve burun spreyleri gibi reçetesiz satılan ilaçların bağışıklık sistemimiz üzerinde önemli bir etkiye neden olmaması bilim adamları tarafından da destek bulmaktadır. Alerjilerin kötüleşmesinde muhtemel suçlu olarak alerji ilaçları görülmemelidir. İçinde bulunduğumuz mevsim, geçirdiğimiz süre, yaşadığımız ortamın hijyen koşulları ve yaş önemli bir kriter olabilmektedir. Mevsim ilerledikçe alerjik reaksiyonun başlaması için gereken polen miktarı da daha az olmaktadır. Bağışıklık sistemi alerjenlere yanıt vermeye hazır olduğunda histamin reaksiyonları çok kısa sürede başlar. Bu yüzden polen miktarı zirveye ulaşmadan önce alerji ilaçları kullanılmaya başlanmalı ve semptomların daha iyi yönetilebilmesi için bir alerji uzmanından destek alınmalıdır. Yapılacak alerji testleri etkenin saptanarak alerjene maruziyetin azaltılmasında etkili olmaktadır.
KAYNAKÇA:
- Johansen, P. vd. Clin. Tecrübe. Alerji DOI 10.1111/ j.1365-2222.2007.0294.x (2008)
- Ohashi, Y., Nakai, y. & Murata, K. Ann. Allergy. Astım Immunol, 96, 600-605 (2006) (PubMed)
3. Müller, U., Hari, Y. & Berchtold, E. J. Allergy Clin, Immunol. 107, 81-86. (2001) (Makale PubMed)
4. Peper A. İlaç dozu ve ilaç etkisi arasındaki ilişkinin yönleri . Doz Tepkisi . 2009; 7 (2): 172-92. doi: 10.2203 / doz-yanıt.08-019.Peper
5. https://www.oprah.com/health/whats-making-your-allergies-worse-how-to-find-allergy-relief
7. https://www.popsci.com/allergy-medication-immune-system/
8. https://istanbulalerjimerkezi.com.tr/polen-alerjisi/