Beyaz Önlük

Bir tarafta insanların yaralarına merhem olma aşkı ve heyecanıyla beyaz pelerinini kuşanıp gecesini gündüzüne katan tazecik yürekler…

Diğer tarafta da bu mesleğin zaten yeterince zor olduğunu bilmezmiş gibi onları ayakta tutan tek şey olan mesleklerine duydukları aşkın sönmesi için uğraşan, eğitimin ne olduğundan habersiz kimseler…

Başta henüz kaybettiğimiz Dr. Mustafa Yalçın olmak üzere, ”Mobbing” adı altında baskı ve şiddete maruz kalmış tüm öğrenci ve asistan hekimlere ithafen…

Tıp fakültesine başladığımız ilk yıl, her şeyin en başındayız. Kimimizin çocukluk hayali, kimimizin ailesinin isteği, kimimizin puanının yettiği… Hayatımızın en özel günlerinden biri, büyük bir tören düzenleniyor. Doktor Hanım/ Doktor Bey diye çağırılıyoruz sahneye, alkışlar kopuyor ve giyiyoruz beyaz önlüğü. Bütün hayatımızı adayacağımız bu kutsal yolda üzerimizde taşıyacağımız kimliğimiz ile tanışıyoruz o an. Büyülenmiş gibi bakıyor herkes sahneye. Ailemiz bizimle gurur duyuyor. Tüm bunlara layık olabilmek, bu kimliği en iyi şekilde taşıyıp yüceltebilmek için sonsuz bir heyecanla doluyor içimiz. O anları ve bize hissettirdiklerini eminim ki çoğumuz dün gibi hatırlıyoruz.

Önce önlük sözcüğü üzerine birkaç şeye değinmek gerek. İngilizcede hekimin (tıp doktoru) özel giysisine “White Coat” (beyaz önlük, beyaz gömlek, laboratuvar önlüğü) adı veriliyor. Türkçe sözlüklerde ise, laboratuvar ya da tezgâh vb. yerlerde çalışırken giysinin kirlenmemesi için giyilen, gömlek biçiminde olup etek boyu uzun olan beyaz renkteki giysi olarak tanımlanır. Beyaz önlüklerin özelliklerini belirtmek ve standartlarını saptamak üzere çalışmalar yapan bir tıp fakültemisinde hazırlanan rapora göre, bu giysinin giyenin mesleğini belirlemesi dışında beyaz renkli olması temizlik ve saflığa işaret etmektedir. Ayrıca, beyaz önlüğün, hekimin kolayca tanınmasını sağladığı ve de hastayla olan iletişimini de kolaylaştırdığı belirtilmekte.

Günümüzde ABD’de tıp fakültelerinin büyük çoğunluğunda “Beyaz Önlük Giyme Töreni” düzenlenmektedir. Hekimlik yaşamlarının başındaki öğrencilere, mesleğimiz için bir sembol olan beyaz önlükleri kıdemli hekimler, doktor öğretim üyeleri tarafından giydirilmektedir. Öğrencilerin klinik sağlık bilimleri aşamasına geçişini simgeleyen beyaz önlük töreni, ilk kez 1993 yılında ABD’de Columbia Üniversitesi  Tıp Fakültesinde gerçekleştirilmiş ve daha sonra İran, İsrail, Kanada, Pakistan, İngiltere, Jamaika, Brezilya ve çok sayıda başka ülkede Tıp Fakültelerine bu uygulama yayılmış bulunmaktadır. Yurdumuzda, bu törenin ilk kez 2004’te Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde düzenlendiği bildirilmiştir.

Yeryüzündeki tüm insan topluluklarında hekimlerin insanların sağlıklarıyla uğraşmalarına ait kanıtlar, ilk yazılı metinlerde yer almaktadır. Hekimliğin insan için ne kadar önemli olduğunu  açıklamama gerek var mı bilmiyorum. Yeryüzünde insanlar var oldukça var olmaya devam edeceğine hiç kuşku olmayan hekimler tarafından, özel bir giysinin giyilmesinin başlangıcı çok eski zamanlara dayanmaktadır.

19. yüzyılın sonlarına doğru bilim hızlı bir yükseliş içindeydi. Joseph Lister’in antiseptikler hakkındaki fikirleri yayılmaktaydı. John Snow, kolera yayılımının haritasını çıkarmada bir atılım yapmıştı. Sanayi Devrimi, Avrupa ve Amerika’nın kasaba ve şehirlerini dönüştürüyordu ve binden fazla farklı bilimsel dergide haftalık olarak yeni atılımlar bildirilmekteydi. Buna rağmen batı tıbbında bir imaj sorunu var. Halka göre çoğu tıbbi tedavi, şarlatanlık ve mistisizmden biraz daha fazlasıydı ve bir doktorun ortaya çıkması sadece acı verici bir ölümün habercisi.

Giyeni zarardan korumak için birçok endüstri kuruluşunda çalışanların giydikleri koruyucu giysilerden evrildiği düşünülen beyaz laboratuvar gömleklerini  bilim insanları giyerken hekimlerin ve cerrahların özel giysileri siyah renkliydi. Bunun nedeni olarak kimileri siyah rengin kan göstermemesi ve böylece hastaların rahatlatıldığı görüşündeydi. Kimileri için ise siyah giysiler mesleklerinin ciddiyetini sembolize etmek için giydikleri geleneksel kıyafetlerdi.

19. yüzyıl sonlarında, ilk kez Alman cerrah von Bergmann, kanların görülmemesinin, fark edilmemesinin mikrobik hastalıkların yayılmasına neden olduğunu öne sürerek tüm hastane çalışanlarının laboratuvarlarda olduğu gibi beyaz giysiler giymelerini önerdi.

Böylece tıp kurumu bir kostüm değişikliği yaptı. Değişim, Thomas Eakins tarafından sadece 14 yıl arayla resmedilmiş ABD’deki ameliyathanelerden iki farklı resimde açıkça görülebilir.

The Gross Clinic” by Thomas Eakins, 1875
“The Agnew Clinic” by Thomas Eakins, 1889

Daha sonra beyaz önlük, yalnızca bir bilimsel bir titizliğin simgesi olmamış, aynı zamanda hekimlerin bilim adamı kimliklerinin öne çıkarılmasını sağlamıştır. Bu giysi seçiminde beyaz önlüğün temizliği, saflığı ve tıp mesleğinde yeni bir başlangıcı temsil etmesinin rol oynadığı anlaşılmaktadır.

Doktorların beyaz önlükleri giymelerini takip eden yıllarda tıp camiası için yeni heyecan verici gelişmeler yaşanmıştır. 1892’de William Osler efsanevi ders kitabı The Principles and Practice of Medicine’i (Türkçesi) yayınlar. 1910’da Amerikan tıp okullarını daha yüksek kabul ve mezunstandartlarını uygulamaya çağıran Flexner Raporu, tıbbı laboratuvar bilimi etrafında yeniden yönlendirir. Doktorlar ilk kez gerçek bir bilimsel yetki kazanırlar.

Zaman içinde, değişik nedenlerle, hekimler arasında beyaz önlükten vazgeçişler yaşanmıştır. Ameliyathanenin parlak ışıkları altında beyaz renk gözü zorlayıp baş ağrısına yol açtığı için cerrahlar ‘Scrubs’ isminde İngilizce kullanımı da yaygın olan, mavi veya yeşil cerrahi önlüklerin giymeyi tercih etmişlerdir. Diğer taraftan bazı psikiyatrlar hastalarını rahatlatmak için; pediatristler ise çocukların onu korkutucu bulacağı korkusuyla beyaz önlükten kaçınma eğiliminde olmuşlardır. Çalışmalar, hastaların klinik bir ortamda daha yüksek kan basıncı sergilediği “Beyaz Önlük Hipertansiyonu” olarak bilinen bir fenomeni belgelemiştir.

20. yüzyıl sonlarında Londra’da yapılan bir araştırmada, hekimler ve tıp öğrencilerinden oluşan 294 bireye niçin beyaz önlük giydikleri sorulduğunda; %25’i, meslektaşları ve hastalar tarafından kolay tanınmayı, %25’i meslekle ilişkili çeşitli şeyleri (defter, kitap vs.) taşımayı ve %15’i de giysilerini temiz tutmayı neden olarak bildirmişlerdir. İncelenenlerden %29’u beyaz gömlek giymediğini belirtmiştir ki, bunların %82’si psikiyatri veya çocuk kliniklerinde çalışanlardır; bunların yarısı beyaz gömlek giymeme nedeni olarak hastalar üzerindeki olumsuz etkisini işaret etmişlerdir.

Beyaz önlüklerinin hastaların kendileri için gerçekten de bir tehdit olup olmadığı konusunda çok fazla tartışma vardır.

“Doktorların beyaz önlüğüi: Değerli bir gelenek mi yoksa tehlikeli olabilecek bir alışkanlık mı?” başlıklı 2016’daki bir yayınında Ridderbush, dermatolog Dr. Wright’dan söz açar. Wright, son yıllarda, ABD ve bazı Avrupa ülkelerinde beyaz gömleğe karşı görüşler ileri sürüldüğünü belirtmiştir. Kendisi özellikle enfeksiyon hastalıkları uzmanı hekimlerinin öteki giysiler gibi, beyaz önlükler ile de mikropların oluşturduğu hastalıkların bulaşabileceğini kabul ettiklerini bildirmiş, Dünya Sağlık Örgütü (WHO) de bunu doğrulamıştır.

2007 yılının sonunda İngiltere Sağlık Bakanlığı, hastane enfeksiyonlarına karşı alınacak yeni önlemleri içeren kararnamede hastanelerde dirsek altını çıplak bırakan giysi giyilmesini uygun görmüş; geleneksel beyaz önlük, kravatlar ve kol saatleri yasaklanmıştır.

Bazı araştırmacılar, hekim önlüklerinin %25’inin MRSA (metisiline dirençli Stapylococcus aureus) taşıdığını saptamışlar, bazıları ise uzun kollu ve kısa kollu önlükler arasında kontaminasyon bakımından fark olmadığına değinmişlerdir.

2016 yılında Almanya’daki Asklepios Özel Hastane Grubu, uzun beyaz önlüklerden vazgeçtiklerini, artık beyaz, kısa kollu ve yakasız önlükler kullanacaklarını belirtmiş, buna karşılık Marburg Alman Tabipleri Birliği, klasik beyaz önlüğü savunmuş ve özellikle görme ve işitmeleri azalmış olan yaşlı hastaların hekimleri hemen tanımadıklarında kolayca kafalarının karıştığını öne sürmüştür.


Sonuç olarak, tüm dünyada çalışmaları izlenen ABD’deki CDC (Centers for Disease Control and Prevention – Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri), beyaz önlüğün patojen mikropların bulaşması ve hastane enfeksiyonlarının sıklığı ile ilişkisi konusunda geniş çaplı araştırmaların sonuçlarının beklenmesi gerektiğine işaret etmiştir.


Miami Üniversitesi Tıp Fakültesi kaynaklı JAMA Dermatology dergisinde yer alan bir makalede de birçok hastanın beyaz gömleği hekimlik mesleği için daha uygun ve güven verici bulduğu vurgulanmıştır. Hastaların, hekimlerinin görünümüne dikkat ettikleri ve hatta, bazen, bu görünümü hekimin yeterliliğini ve inanılırlığını ölçmek amacıyla değerlendirdikleri bilinmektedir; bunun gibi, çocuk kliniğine başvuran anne babaların %76,3’ünün beyaz gömlekli hekimleri yeğledikleri anlaşılmıştır. Genel olarak, yaşları ortanın üzerindeki hekimlerin, genç hekimlere oranla daha çoğunun, geleneksel görünümü yeğledikleri de saptanmıştır.

Günümüze yaklaştığımızda Leslie Latterman, geleneksel laboratuvar önlüğünü önemli ölçüde geliştiren ve kadınları göz önünde bulundurarak onu sıfırdan yeniden inşa edenlerden biridir. 2014 yılında, klasik laboratuvar önlüğü yerine stetoskopu güvenli bir şekilde saklayabilen cırt cırtlı apoletlerden dahili bir cüzdana, kıvrımlı kılıflara, yumuşak antibakteriyel kumaşa ve özel ceplere kadar onu geleneksel tasarımın üstüne yükselten çeşitli özellikler eklemiş ve Signature Lab Coat’u üretmiştir.

Geleceğin laboratuvar önlüğünün bugünkünden nasıl farklı olabileceğine dair en ilginç fikirler ise Avusturya’daki Joanneum Araştırma Enstitüsü’nde tekstil araştırmacısı Gerhard Mohr ve ekibine ait. Toksik veya tehlikeli maddelere maruz kaldığında rengini değiştiren önlükler geliştirmekteler. Ekibin diğer uygulama alanları arasında, yaralardaki pH seviyelerinin ölçülebileceği, klinik tanılamada kullanılan tekstil bazlı yara örtüleri bulunmaktadır.

Tarih boyunca belirli nedenlerden kaynaklanan değişiklik isteklerine, girişimlere, uygulamalara bağlı olarak, günümüzde artık hekimler tarafından kullanım oranı bazı ülkelerde azalmış olsa da genelde kültürel geleneklerin tıp topluluğunda hüküm sürmeye devam etmesi nedeniyle beyaz önlük, günümüzde de hekimlerin ve diğer sağlık çalışanlarının uluslararası sembolü olarak kalmaya devam etmektedir.

KAYNAKLAR

1. Why the White Lab Coat Changed Medical History, Why the White Lab Coat Changed Medical History | by Duncan Geere | How We Get To Next (9 Eylül 2016)

2. Prof. Dr. Özdem ANĞ, Bir “Beyaz Önlük Giyme Töreni“ Nedeniyle… , Journal of Medical Sciences Davetli Derleme

3. Do hospitals need a formal appearance policy? https://www.kevinmd.com/blog/2016/06/hospitals-need-formal-appearance-policy.html ( 28 Haziran 2016)

Zeynep Karabayır

Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi

4 thoughts on “Beyaz Önlük

  • 23 Şubat 2021 tarihinde, saat 18:48
    Permalink

    Beyaz önlüğün tarihine dair güzel bir yazı olmuş, emeğinize sağlık.

    Yanıtla
    • 23 Şubat 2021 tarihinde, saat 22:35
      Permalink

      Beğenmenize sevindim,teşekkür ederim.

      Yanıtla
  • 25 Şubat 2021 tarihinde, saat 14:47
    Permalink

    Basit bir beyaz renkli önlük olmanın dışında, çok daha derin anlamları varmış. Emeğinize sağlık Doktor Hanım.

    Yanıtla
    • 25 Şubat 2021 tarihinde, saat 16:46
      Permalink

      Teşekkür ederim efendim, ufkumuzu genişlettiğimiz başka yazılarda buluşmak üzere..

      Yanıtla

Zeynep Karabayır için bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.