LÖKOSİT ADEZYON DEFEKTİ (LAD)

Öncelikle 6 Şubat 2023 depremlerinde zarar gören herkesin acısını paylaşıyorum ve bilimle şekillenen yeni bir gelecek umut ediyorum.

Bu yazımızda lökosit adezyon defektine göz atacağız.

LÖKOSİT ADEZYON DEFEKTİ (LAD)
https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/3/38/Staph_aureus_outside_a_white_blood_cell.jpg

LÖKOSİT NEDİR?

Beyaz kan hücresi (WBC) ya da akyuvar olarak bilinen lökositler, bağışıklık sisteminin önemli bir parçasıdır. Vücudu enfeksiyonlara karşı koruyan hücre grubudur. Kanın şekilli elemanlarının yalnızca %1’lik bir kısmını oluştursalar da, vücudun yabancı organizmalar ile karşılaşması durumunda hızla çoğalırlar ve göç ederler. Aslında bir çeşit gizli özel tim olarak düşünebiliriz. Genel olarak 5 alt gruba ayırdığımız lökositlerin farklı işlevleri vardır. Kısaca bu alt grupları tanımamız gerekirse:

Nötrofiller: Kısaltması NEU olan ve vücutta enfeksiyona sebep olan yabancı organizmaların yanına ilk ulaşan öncü hücrelerdir. Nötrofiller, yabancı organizmalarla savaşmak için kimyasal enzimleri serbest bırakır ve onları sindirir. Nötrofiller lokösit grubunun %55 ile %70’ini oluşturur.

Lenfositler: Lenf dokusunda ve kemik iliğinde bulunurlar. LYM olarak kısaltılan lenfosit hücreleri, kemik iliği tarafından üretilir. Bir kısmı üretildiği bölgede kalarak B hücrelerine dönüşür. Büyük bölümü ise timüs olarak adlandırılan lenf bezine giderek, T hücrelerine dönüşür. Daha sonra bademcik, dalak, bağırsak ve lenf bezleri gibi lenfoid dokulara yayılır. Lenfositler edinilmiş immün yanıtta görev alırlar.

Monositler ve Makrofajlar: Akyuvarların yaklaşık %8’ini oluşturan monositler, kemik iliğinde üretildikten sonra kana karışır. Kan dolaşımındayken monosit olarak tanımlanan bu hücre yapıları, birkaç saat içinde dolaşım sisteminden çıkarak dokulara ulaşır. Dokuya ulaşan monosit yapılarına makrofaj denir. Enfeksiyona sebep olan mikroorganizmaları ortadan kaldırır, ölü hücreleri temizlerler.

Eozinofiller: EOS olarak kısaltılırlar. Vücuttaki inflamasyon yani yangısal ve alerjik reaksiyonlarda rol oynarlar.

Bazofiller: Vücutta yer alan lökosit tipleri arasında en az sayıda olanlardır. Enfeksiyon ve parazit kaynaklı enfeksiyon tipleri ile mücadele eder. Alerjik reaksiyonlar sırasında histamin salgılayarak, vücudun immünoglobulin E (Ig E) adlı antikoru üretmesini sağlar. Ayrıca salgıladığı heparin antikoagülanı sayesinde pıhtılaşmayı önleyerek kanın akışkanlığını artırır.

https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/1/1f/Blausen_0909_WhiteBloodCells.png

LÖKOSİT ADEZYON DEFEKTİ NEDİR?

Lökosit adezyon eksikliği (LAD), klinik sendromlarla sonuçlanan hücre adezyon moleküllerinin bir kusurudur. Hücre adezyon molekülleri yapışmayı sağlayarak hücre-hücre ve hücre-ekstraselüler matriks etkileşimleriyle hücrelerde farklılaşma ve çoğalma gibi önemli aktivitelerin başlatılmasında önemli rol üstlenirler. LAD’nin 3 tipi vardır:

Tip 1 LAD: Bu tipte beta 2 integrin genindeki mutasyonlar nedeniyle kusur vardır. CD18 ekspresyonu kusurludur.

Semptomlar:

  • Göbek kordonunun geç düşmesi.
  • Yaşamın ilk haftalarında başlayan tekrarlayan piyojenik enfeksiyonlar.
  • Staphylococcus aureus ve Pseudomonas aeruginosa’nın neden olduğu enfeksiyonlar.
  • İrin oluşumunun olmaması.
  • Diş eti iltihabı.

Tip 2 LAD: LAD II’ye Golgi aparatına özgü fukoz taşıyıcısındaki mutasyonlar neden olur. Bu da selektinler için fukosile edilmiş ligand olan Sialyl Lewis X’in yokluğuna yol açar ve kaskadın yuvarlanma fazı sekteye uğratılmış olur.

Semptomlar:

  • Tekrarlayan cilt enfeksiyonları.
  • Pnömoni.
  • Bronşektazi.
  • Tüberküloz.
  • (LAD I ile karşılaştırıldığında enfeksiyonlar daha az şiddetli ve daha azdır.)

Tip 3 LAD: Bu tipte ise beta integrin 1, 2 ve 3’te bir birincil aktivasyon kusuru vardır.

Semptomlar:

  • Omfalit.
  • Osteoporoz benzeri kemik özellikleri.
  • Kanama komplikasyonları.
  • Hematolojik anormallikler.

Bu kısmen spesifik semptomların yanında bazı diğer semptomlar da vardır: Vajinit, peritonit, osteomiyelit, perianal apseler, sinüzit, trakeobronşit, nekrotik yumuşak doku enfeksiyonları, orta kulak iltihabı, menenjit vb.

TİP 1 LÖKOSİT ADEZYON DEFEKTİNDE EPİDEMİYOLOJİ VE PATOFİZYOLOJİ

Tip 1 LAD ya da LAD I en sık görülen lökosit adezyon defekti tipidir ve görülme oranı 1/1.000.000’dir. Tip 1 LAD, 21q22.3’te kodlanan CD18’i kodlayan ITGB2 gen bölgesindeki mutasyonlardan kaynaklanmaktadır. Bu gen; lökosit integrinleri LFA-1, Mac 1 ve p150,95’in ortak alt birimini kodlar. Fonksiyonel bir alt ünitenin üretilememesi bu 3 lökosit integrininin tamamının kusurlu ekspresyonuna neden olur ve lökositler normalin altında adezyon özelliklerine sahip olurlar. Türkiye’de 15 LAD I hastası üzerinde yapılan bir çalışma Türkiye’deki LAD I hastalarının klinik durumları hakkında bazı bilgiler vermektedir. Bu çalışmada hastaların yaşları 1-48 ay arasında değişmekle birlikte medyanı 3 aydır. 15 hastanın 11’inde ilk 6 ayda konulmuş LAD I tanısı bulunmaktadır ve 15 hastanın 14’ünün ebeveynleri akrabadır. Bu 15 hastanın %80’inde (n=12) göbek kordonunun geç düşmesi vardı, hastaların %53’ünde (n=8) omfalit görüldü,  %73’ünde (n=11) nötrofil baskınlığı olan lökositoz gözlenmiştir.

LÖKOSİT ADEZYON DEFEKTİNDE TEDAVİ UYGULAMALARI

LAD I için genel tedavi yöntemi hematopoietik kök hücre naklidir (HSCT). Şiddetli seyreden LAD I’den muzdarip hastaların 2 yaşına kadar hematopoietik kök hücre nakli olmamaları durumunda yaşama şansları oldukça düşüktür. LAD I’li hastalarda şiddetli diş eti iltihabı ve inatçı sakral yaraların giderilmesi ya da hafifletilmesi için interlökin-23 ve interlökin-12’nin p40 alt birimini bağlayarak bu sitokinlerin aktivitesini bloke eden ve interlökin-23’e bağlı interlökin-17 üretimini engelleyen ustekinumab kullanılabilir. Tip 2 LAD’de fukoz takviyesinden olumlu sonuçlar alınmaktadır. Rekombinant faktör VIIa’nın kullanımının tip 3 LAD’li hastalarda olumlu sonuçlar verdiği düşünülmektedir.

KAYNAKÇA:

Hanna S, Etzioni A. Leukocyte adhesion deficiencies. Ann N Y Acad Sci. 2012 Feb;1250:50-5. doi: 10.1111/j.1749-6632.2011.06389.x. Epub 2012 Jan 25. PMID: 22276660.

Cox DP, Weathers DR. Leukocyte adhesion deficiency type 1: an important consideration in the clinical differential diagnosis of prepubertal periodontitis. A case report and review of the literature. Oral Surg Oral Med Oral Pathol Oral Radiol Endod. 2008 Jan;105(1):86-90. doi: 10.1016/j.tripleo.2007.02.026. Epub 2007 Jul 6. PMID: 17618138.

Yaz I, Ozbek B, Bildik HN, Tan C, Oskay Halacli S, Soyak Aytekin E, Esenboga S, Cekic S, Kilic SS, Keskin O, van Leeuwen K, Roos D, Cagdas D, Tezcan I. Clinical and laboratory findings in patients with leukocyte adhesion deficiency type I: A multicenter study in Turkey. Clin Exp Immunol. 2021 Oct;206(1):47-55. doi: 10.1111/cei.13645. Epub 2021 Aug 5. PMID: 34310689; PMCID: PMC8446394.

Almarza Novoa E, Kasbekar S, Thrasher AJ, Kohn DB, Sevilla J, Nguyen T, Schwartz JD, Bueren JA. Leukocyte adhesion deficiency-I: A comprehensive review of all published cases. J Allergy Clin Immunol Pract. 2018 Jul-Aug;6(4):1418-1420.e10. doi: 10.1016/j.jaip.2017.12.008. Epub 2018 Jan 20. PMID: 29371071.

Moutsopoulos NM, Zerbe CS, Wild T, Dutzan N, Brenchley L, DiPasquale G, Uzel G, Axelrod KC, Lisco A, Notarangelo LD, Hajishengallis G, Notarangelo LD, Holland SM. Interleukin-12 and Interleukin-23 Blockade in Leukocyte Adhesion Deficiency Type 1. N Engl J Med. 2017 Mar 23;376(12):1141-1146. doi: 10.1056/NEJMoa1612197. PMID: 28328326; PMCID: PMC5494261.

Marquardt T, Lühn K, Srikrishna G, Freeze HH, Harms E, Vestweber D. Correction of leukocyte adhesion deficiency type II with oral fucose. Blood. 1999 Dec 15;94(12):3976-85. PMID: 10590041.

https://acikders.ankara.edu.tr/pluginfile.php/129594/mod_resource/content/1/Adezyon%201.pdf

https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK539770/

Serhat Baran Aritürk

ULUBAT BLOG EDİTÖRÜ - ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ÖĞRENCİSİ

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.